224kablo
Köşe Yazıları

Türkiye’de Aile Şirketleri- 2

12. sayının devamı,
Şirketlerin en çok gözden kaçırdıkları en önemli konu kurumsallaşmak. Bunun için patronların işi tamamen profesyonellere bırakması gerekmiyor. Aksine patronların da işin başında olması ve diğer çalışanlarla birlikte ortaklaşa kurumsal kültür ve çalışma ruhunu oluşturması şart. Kurumsallık sadece biçimsel şekilde ya da yazılı kuralların işyerinde uygulanması olarak anlaşılmamalı. Ancak şirketlerin aklına kurumsallaşma, ya işler büyüyen aileyi doyuramadığında ya da her şey harika giderken geliyor. Aile şirketlerine kurumsallaşmaları gerektiği öyle ezberletiliyor ki, mevcut performanslarında iyi yaptıkları şeyleri de beğenmez, bunların farkına varamaz oluyorlar.
Aile şirketlerinde özellikle genç jenerasyonun başka şirketlerde deneyim kazanması yönünde teşvikler, ailenin gelecekteki yöneticisini daha sağlam adımlar atması yönünde geliştirebilir. Şirketlerde ikinci nesil kurucunun mirasının hakkını vermeye çalışıp genelde başarılı oluyor, üçüncü nesil ise kendilerine kadar gelenin büyüsüne kapılıp, kendini beğenmişliğe, pasifliğe ve vurdumduymazlığa yuvarlanıyor, işin ve o günün iş dünyası gereklerinin farkında olmuyor, olsa da bunlara adapte olamıyor. Üçüncü nesil şirketi devam ettirebilirse, dördüncü neslin profesyonelleşme yolunda çok vurucu, ciddi dönüşümleri başarabilmesi gerekiyor.
Pek çok sektörde “iş yapış mantığı” değiştiği halde, aileler buna adapte olamıyorlar. Genç kuşak, kendi şirketinde işe girerse hatalarını kimse düzeltmeyecektir, kibarlıktan kendisine eleştiri yapılmayacaktır. Patron ailesinden olduğu için müsamaha gösterilecektir. Oysa başka bir şirkette başlamak eksiklerinizi görmek ve tecrübe anlamında aile şirketlerinin genç nesillerine çok şey katacaktır.
AİLE ŞİRKETLERİ 
NELER YAPMALI?

- Profesyonel kadrolarla çalışmayı öğrenin.
- Profesyonellere güvenin ve maddi olarak onları memnun edin. Hedefleri belirleyip performanslarını ölçün.
- Teknolojiye açık olun ve modern yönetim teknikleri ile şirketinizi donatın.
- Finans, kalite yönetimi, İK gibi kritik konularda mutlaka profesyonel destek ve danışmanlık hizmetleri alın.
- Birçok aile şirketin de kötü ve basiretsiz yönetim sebebiyle yok olduğunu unutmayın.
- Aile şirketinde yönetici olan aile bireylerinin şirketin çıkarlarını kendi egolarından üstün tutmasını sağlayın.
- Şirkette keyfi kurallar uygulamaktan uzak durun.
- Aile olarak şirkete katkı sağlayın. Tam tersi şirket, aileye katkı sağlamak için kullanılmamalı.
- Şirkette kontrolü kaybetmemek adına muhafazakar davranan aile fertlerinin yanında mutlaka profesyonelleri de bulundurun ve onların tavsiyelerini dinleyin.  
AİLE ŞİRKETLERİNİN 
GÜÇLÜ VE ZAYIF YÖNLERİ 

Güçlü yönler: 
- Hızlı karar alabilme,
- Uzun vadeli (gelecek kaygısıyla) düşünme,
- Hedef ve amaç birliği, bütünlüğü,
- Aile birliğinden doğan “biz” bilinci,
- Kültür ve ahlaki değerlerin uyumu,
- İşletmeye bağlılık,
- Bilgi ve deneyim birikimi,
- Zaman, çalışma ve para konusunda esneklik,          
- Finansal kaynak temininde aile fonlarından yararlanma,                
- Ailenin tamamıyla işe odaklanması ve mesai gözetmemesi.
Zayıf yönler:
- Akrabaların ayrıcalığı,
- Özsermaye ile büyüme isteği, finansal yetersizlik,
- Aile fertlerinin menfaatleriyle, şirket menfaatleri arasında çıkabilen sorunlar,
- Yetki ve sorumlulukların tanımlanmaması,
- Merkezi örgüt yapısı, otoritenin ailede toplanması,
- Aile fertleri arasındaki rekabet, fikir ayrılığı, uyumsuzluklar vb. çıkar çatışmaları
- Verilere dayalı analize itibar edilmemesi,
- Patronların profesyonellerle yarışmaları ve onları küçük görme eğilimleri,
- Aile içi sorunların işe yansıması,
- İşin çekirdeğinden gelinmesi ve işin çok iyi bilinmesine karşılık yönetiminde yeterli bilgi ve deneyimin olmaması,
- Girişimcinin (kurucu patron) tecrübesi,
- Devir planının olmayışı.
Herkese kazasız ve  bol kazançlar diliyorum.