Keleş Reçber; ‘’Sürekli ve kaliteli üretim yapmak önemli!’’
Firmanız ve faaliyet alanlarınızdan bahseder misiniz?
Şirketimiz 1984 yılında kurulan, üretim ve satış pazarlama yapan bir firmadır. Öncesinde Ören Kablo isimli bir firmada ortak şeklinde faaliyet gösteriyorduk. Reçber Kablo’yu kurduktan sonra; üretim, satış ve elektrik toptancılığı hizmeti vermeye başladık. 93 yılında enerji kablosu üretimine yoğunlaştık. Fakat biliyorsunuz ki 94 krizi tüm sektörlere büyük bir olumsuz etki yarattı. Üretim bu şekilde devam ederken 97 yılında zayıf akım iletişim kabloları üretmeye başladık. Amerika’dan kablo örme makinalarımız geldi. 2004 yılında, Türkiye’de hiç olmayan bir teknolojiye yatırım yaptık. Ve o dönem, televizyonlarda analog receiver’lardan dijital receiver’lara geçiş vardı, biz tam olarak bu döneme denk geldik. Bu yoğun dönemde, yaptığımız yatırım bize muazzam derecede iyi bir geri dönüş sağladı. Bizim markalaşmamızı hızlandıran da bu teknolojidir.
Sektörü değerlendirecek olsaydınız ne söylerdiniz?
Türkiye’de inşaat sektörünün hızlanması ile beraber son 20-25 yıldır kablo ve elektrik sektörü iyi bir noktaya geldi. Zaten Türkiye’de kablo sektörünün büyüklüğü geçen yıl 5 Milyar Dolar’ın üzerindeydi. Ancak son 5 yılda sektörde bir gerileme olduğu da aşikar. Biz kendi kendimize bir analiz yaparken fark ettik ki geçen yıl 14-15 tane iyi ölçekli firma faaliyetini durdurmuş.
‘’Öz kaynakları ve müşteri pörtföyü güçlü olan firmalar yoluna devam eder.’’
Sektörün geleceğini nasıl görüyorsunuz?
Bahsettiğim sıkıntı bir süre daha devam edecek diye düşünüyorum. Bu tabloda; öz kaynakları güçlü olan, müşteri pörtföyü güçlü olan firmalar yoluna devam eder. Sektör kendini silkeler ve güçlü oyuncular yoluna devam eder diye düşünüyorum. Çünkü örneklerini geçmişte gördük. Bahsettiğimiz büyük krizler, büyük firmaları bile yuttu.
Sektöre girmek isteyen yeni girişimcilere ne önerirsiniz?
Bence vazgeçilmemesi gereken düşünce şu olmalıdır; ‘’Sürekli ve kaliteli üretim nasıl yaparım?’’. Kazanç başladığında da o kazancı iyi yönetmek ve yatırım yapabilmek önemli. Ama tabi ki en başta söylediğim gibi. En önemlisi; kalite, kalite, kalite!
