224kablo
Röportajlar

IŞILDAR AYDINLATMA YÖNETİM KURULU BAŞKANI ÖMER BODUR İLE KEYİFLİ BİR SOHBET GERÇEKLEŞTİRDİK

Kendiniz ve firmanızdan bahseder misiniz?

 

23.01.1977 tarihinde İstanbul’da doğdum. İlk, orta ve lise eğitimimi İstanbul’da tamamladım. 1992 yılında okuldan geriye boş kalan zamanlarımda babamın işine yardımcı olmak için devamlı Güngören’de bulunan 100 metrekarelik atölyeye gidiyordum. Babam çok iyi bir plastik üzerine kalıp ustasıydı, aynı zamanda enjeksiyon makinesi vardı. Yapmış olduğu kalıplar plastik elektrik malzemeleri üzerine dübel, antigron kroşe vb. gibi ürünlerdi. Kalıpları makinede basıp piyasaya fason olarak üretiyordu. Bazen dışarıdan firmalara fason baskılar yapıyordu. Yalnızdı ve satış için tam faaliyet gösteremiyordu. Ben de bunun tespitini yapıp okumaktansa bu işi devam ettirip mevcut işimize yeni kalıplar ekleyerek işi büyütmeye karar verdim. Çünkü 3 kardeştik ve benim bu işe devam etmem gerekiyordu. İşi de çok sevmiştim. Kısa zamanda İstanbul piyasasına çıkıp tahsilat yapmaya ve mal satmaya başlamıştım.

2002 yılında evlendim ve 2 çocuk babasıyım. Omuzlarıma daha çok yük binmişti, hiç durmadan çalışmam gerekiyordu. Kardeşlerimi okutmak, onlara ve çocuklarıma gelecek sağlamak için devamlı koşturmaya başladım. Fakat işi büyütmekte tek başıma zorlanacaktım. İlk olarak İkitelli’den 1000 metrekare yer aldık. Enjeksiyon makinelerimize ilaveler yaptık. 2004 yılında kalıplarımıza 2 adet glop tavan armatürü yaparak piyasaya satmaya başladık.

Fakat piyasalar deyince sadece Karaköy’de bulunan toptancı esnafına mal satıyorduk. Müşteriler; ‘’Nakit alacağız, ona göre fiyat ver.’’ Diyordu. Malı veriyordum, tahsilata gidince 4-5 aylık vadelerde çekler veriliyordu. Ürün gamımızı arttırarak ben de 2004 yılında pazarlama ve satış ekibi kurma kararı aldım ve şu anki Satış Direktörümüz  Alp Türkay ile tanıştım. Beraber görüşmemizin  neticesinde ortak bir karara vardık ve Anadolu pazarına açıldık. Kardeşim olan Önder Bodur ile beraber ihracat pazarını oluşturup satış cirolarımızı arttırdık. Şu an toplam kapalı alan olarak 12.000 metre kare fabrika haline geldik. Anadolu ve ihracat pazarında çok değerli müşterilerimizle Işıldar markasını yaydık.

Bugün ise; Işıldar A.Ş. Plastik ve Aydınlatma,  devamlı yeni ürünleri bünyesine katarak ve  kaliteyi arttırarak pazarda kalmaktadır. Elektrik sektöründe söz sahibi olmaya devam etmektir.

Ne kadar süredir hizmet veriyorsunuz?

 

Işıldar Plastik ve Aydınlatma A.Ş. 1972 yılından günümüze kadar dürüst bir şekilde hizmet vermektedir.

 

Şirket politikanızdan bahseder misiniz?

 

Şirketimiz;

-Salt kişisel bir servet ve güç sahibi olmak değil, içinde yaşadığımız topluma yarar sağlamayı hedeflemektedir.

-Çağdaş, teknoloji ve gelişmelerden kopmadan oluşturduğu vizyonu, girişimci ruh ve cesaretle oluşturduğu markaları ile dünya pazarında yer almayı hedeflemektedir.

-Dinamiktir; yeniliklere ve gelişmeye önem verir; araştırma-geliştirmeye yatırım yapar; değişime direnci reddeder.

-Sorumluluk duygusu taşır; topluma maddi ve manevi değer katmak için çalışır; çevreye duyarlıdır.

-Geleceğe giden yolda, geçmişten güç ve ders almanın öneminin bilinciyle ulusal değerlere bağlıdır; ailevi ve manevi değerlere sahip çıkar.

-Başarının temel ilkelerinin dürüst, disiplinli ve planlı olarak çalışmak olduğuna inanır.

-Tüm anlaşmalarda taraflar için kazan-kazan sonucunu esas alır. Bu felsefe doğrultusunda hareket eder.

-Eğitime önem verir, mesleki eğitim ve gelişime olanak tanır; başarıyı ödüllendirir.

-Köklü bir geçmişe sahip, saygın, istikrarlı, dürüst ve güvenilir bir firmadır.

-Faaliyet gösterdiği her alanda en iyi olmak için çalışır. Sonuca odaklanır. Üründe ve hizmette kaliteden ödün vermez.

-Kurumsallaşmanın gerekliliğini kavramış, öğrenen ve eleştiriye açık bir organizasyona sahiptir.

-Takım ruhunun, ortak sinerjinin ve adil çalışma ortamının gücüne inanır.

-Müşteri odaklıdır, gelişmeleri takip edip piyasanın talep ve beklentilerini tespit ederek, stratejisini ona göre yönlendirir.

-Temizlik ve düzene değer verir, tutumluluğu teşvik eder, israfın karşısındadır.

-İnsana değer verir, paylaşımcılığı destekler; bencillik ve açgözlülüğü reddeder.