Dünyamızın geleceğini oldukça yakından ilgilendiren, küresel ısınma, çevre kirliliği ve sürdürülebilirlik gibi konular dünyanın dört bir yanından gelen tepkiler sayesinde artık büyük endüstrilerin de gündeminde.
Gezegenimizin varlığını tehdit eden, küresel ısınma, çevre kirliliği ve kaynaklarımızın tükenmeye başlaması gibi konularla ilgili daha fazla farkındalığa ulaşan işletmeler artık  üzerlerine düşen sorumluluğu almaya başladılar.
Özellikle otomotiv endüstrisi hava kirliliği ve küresel ısınmaya en çok katkıda bulunan sektörlerden biri olduğu için çok fazla eleştiriliyor. Otomobil sanayisi de bu eleştiriler karşısında çözümler üretmeye çalışıyor.
Tabii ki bu çözümlerden en önemlisi de çevreci araçlar üretmek.
Elektrikli otomobiller en iyi çözümlerden biri olarak görülüyor. Fosil yakıt ve yağların kullanılmadığı, akü ve pillerle çalışan elektrikli otomobiller e-mobilite yaklaşımının temelini oluşturuyor.
Hatta elektrikli araçlar, e-mobilitenin yıldızıdır dersek abartmış olmayız. 
E-Mobilitenin bize sağladığı faydaları en genel anlamıyla özetlemek gerekirse;

1-) Daha Yeşil Bir Gezegen
Araştırmalara göre sadece tek başına otomobillerin her yıl atmosfere 333 milyon ton karbondioksit saldığı tahmin ediliyor. Bu kirliliğin çoğu fosil yakıt kullanan içten yanmalı motorların bulunduğu her türlü taşıma aracının (otomobiller, iş makineleri, otobüsler, uçaklar, gemiler vs) eseri ne yazık ki. İçten yanmalı motor yani fosil yakıt kullanan araçların tersine elektrikli araçlar ise sıfır egzoz emisyonuna sahip. Hatta bir egzoz sistemleri bile bulunmaz. Hatta elektrikli aracınızı yenilenebilir enerji ile şarj ederseniz karbondioksit emisyonlarında normal elektriğe göre %85 daha fazla azalma sağlarsınız.

2-) Daha Fazla Enerji Daha Çok Tasarruf
Elektrikli araçlar geleneksel araç-lardan çok daha verimlidir. Bu makinelere güç sağlamak için kullanılan elektrik motorları ve piller enerjinin yaklaşık %62'sini araç hareketine dönüştürebilir. İçten yanmalı motorlara sahip geleneksel araçlar ise yalnızca %21 oranında dönüşüm sağlar. Bu da daha yüksek verimlilik daha az maliyet anlamına gelir.

3-) Sağlık Sorunlarında Azalma
Dünya sağlık örgütü her yıl 4.6 milyon insanın hava kirliliğine bağlı nedenlerden öldüğünü belirtiyor. Ne yazık ki bu oran trafik kazalarında ölenlerin sayısından daha fazla. Elektrikli araçların hava kalitesini azımsanmayacak derecede yükselttiği yapılan çalışmalarla kanıtlanmış durumda. Volvo otobüsleri ve Volvo Penta, İsveç' te şehir içi kirliliği azaltmak ve ilk fosil yakıtsız elektrikli toplu taşıma sistemini oluşturmak için Göteborg' un Electricity projesine katılarak dünyadaki e-mobilite uygulamalarına güzel bir örnek oluşturmuştur.   
4-) Sessizliğin Tadını Çıkarın
Şehirlerde maruz kaldığımız gürültü kirliliğinin, strese bağlı ruhsal hastalıklara sebep olduğu kadar kalp yetmezliği, felç gibi sağlık problemlerine de sebep olabildiği gösterilmiştir. E- mobilite özellikle çöp kamyonları, iş makineleri gibi gün içinde oldukça fazla ses çıkaran araçları, elektrikli motorun sessizlik avantajı sayesinde geceleri kullanarak, trafik sıkışıklığı, verim kaybı ve gürültü kirliliği gibi sorunların önüne geçmeyi oldukça kolaylaştırmakta.

5-) Bakım Maliyetleri
Elektrikli motorlar  geleneksel içten yanmalı motorlara göre daha az hareketli parçaya sahiptir. Bu da daha az bozulacak parça ve daha az maliyet demektir.
Özellikle iş makineleri ve ulaşım araçlarının parça arızaları yüzünden yarattığı yüksek maliyetler ve tamir bekleme süreleri nedeniyle atıl kalan araçların sebep olduğu verim kaybı problemi ortadan kalkacaktır.
Bu da işletmelerin beklenmeyen harcamalar, ekstra bütçeler gibi durumlarla çok daha az karşılaşacağını göstermektedir. 
Pek çok insan için elektrikli araçların kullanımı uzak gelecek veya füturistik filmlerden fırlamış gibi görünse de, bugün yollarda milyonlarca elektrikli araç dolaşmaktadır.
Bloomberg New Energy Finance’in araştırmasına göre elektrikli araç kullanımı Çin, ABD, Japonya, Norveç, İngiltere ve Fransa' da yoğunlaşmıştır. 
Bu uygulamaların çoğalan örneklerini başta ülkemiz olmak üzere tüm     dünyada görmeyi umut ediyoruz. Bu şekilde belki de gezegenimize olan borcumuzu ödeyip, tüm insanlık olarak yaptığımız hataları telafi edebiliriz.