Değerli Volt Gazetesi dostlarım bir bahar ayından merhaba, bu ayın güzelliklerinden, yaz mevsiminin habercisi olmasından biraz da olsa söz edelim derken mart ayı içinde tüm dünyanın tedirgin olduğu Rusya’nın Ukrayna’yı işgal hareketi gündemimize yerleşmiş oldu. Özellikle çevresel etkilerden dolayı olumsuzlukları yaşayan bir ülkeyiz ve bunu da en az sıkıntılarla atlatabileceğimizi umuyorum. Her iki ülke ile ekonomik ilişkilerimizin boyutunu düşündüğümüzde belki telafi edilebilir ama geciken normal için bir zamana ihtiyacımız olacak kanısındayım. Umarım daha fazla can kaybı olmadan uzlaşma sağlanır ve dünya rahat bir nefes alır. Fakat en önemlisi bizim için ekonomik açıdan karşılıklı faydaları olan bu ülkelerin en acil biçimde normal hayatlarına geri dönmelerini beklemek olacaktır. Çünkü ihracat yönünden bakıldığında Rusya ile para transferinde zorluklar görülmeye başlandı ve ruble ile ödemeler gündeme gelmeye başladı. Henüz transferdeki sistem tam belli olmasa da ticari alış veriş devamında bunun çözümlerini göreceğiz.
Pandemi ile beraber birçok değişimin yaşanmaya başlaması sürecinde sanırım ülkeler birbirlerine bağımlı olacakları stratejik planlamalarını gözden geçirmeye başladılar. Dünyamızı bekleyen küresel enerji sorunlarıyla birlikte gıdanın da baş göstermesi muhtemel sorunların daha da ciddiye almaları konusunda çalışmalara hız vereceklerdir. İşte dostlar, dünyanın bin bir hali derken bir kısmına değinmek istedim. Özellikle bir başka büyük sorun ise dünyanın karşılaştığı enflasyon ile top yekün mücadele vermesi ile ilgili daha önce ki sayılarda bu konuya değinmiştim tekrar üzerinde çok durmayacağım fakat bu durum gelecek yıllarda ortadan çabuk kalkması zor görülen ve olumsuz sonuçlarını tüm dünyanın yaşaması kaçınılmaz olduğu bir gerçek olacağına eminim. Özellikle Avrupa’da fiyat artışları hissedilir durumda olduğunun haberlerini alıyoruz. Umarım kısa sürede bu yaşanılan gerçekler kısa zaman içinde düzene girer ve rahatlama dönemine girilir.
Değerli Volt dostlarım, özellikle 2020 pandemiyle beraber ve 2021 yılı içinde birçok yazımda Yeni Dünya düzeninden söz etmiştim. Gelecekte değişim hareketlerinin olmasıyla yaşantımızda yeni şekillenmelerin uygulanması, farklı bir geleceğin bizleri beklediğini anlatmaya çalışmıştım. Bu sistemin başlangıç eylemleri sanırım önümüzdeki yıl içinde belirgin hal alacak ve teknolojiden, ekonomiye ve enerjiden, paranın dönüşümüne kadar birçok değişime doğru tüm dünya yaşamaya başlayacak ve bu döngünün içinde kendimize yer bulacağız.
Yeni Dünya düzeninin kurgulanmasıyla sürecinin hızlı biçimde kendini hissettireceği, gelecek yıllarda bir yaşam evrimleşmesi görüleceği beklentiler arasında olarak görülecektir. İşte bu durum  Dünya’nın bin bir halinden belki bir tanesi ve diğer hallerin yaşanması ise ancak gelecek planlarını şimdiden belirleyen ülkeler için geçiş daha kolay olacaktır..
Dünya’nın bin bir hali var dostlar, ne olacağımızı belirleyemiyoruz bazen sağlığımız bazen yaşantımız çıkmazlarla dolu olabilir; bazen de umutsuzluğa kapılabilir bazen de her şeyi boş veririz, kaderimizdir deriz. Ama ne olursa olsun dünyanın bin bir hali içinde hoş görülü, sevgi dolu ve paylaşabilen bireylerden olmayı dilerim. Saygılarımla