Lise yıllarında boyu kısa olduğu için okul takımına seçilemez, ancak 2 senelik yorucu, hummalı ve azim dolu bir mücadele sonrası Carolina Üniversitesi’nden sporcu bursu kazanır.
Üniversite takımında antrenman sonrası saatlerce kişisel olarak çalışarak ulusal lige girer. Bununla yetinmez çünkü başarmak ve zirveye ulaşmak için sadece kendi-sine değil tüm takıma enerjisini vermek gereklidir. Takımın doğal lideri, mentoru, düşerken elini tutan cankurtaranı, başarınca sırtını sıvazlayan babası olur.
Takımı Chicago Bulls ile kazanılan şampiyonluklar doksanlı yıllara damga vururken, bir yandan mesleği ne olursa olsun her insana meslek yaşamı için önemli mesajlar verir efsanevi sporcu Michael Jordan…
Lider kavramı, bir meziyet olmakla birlikte arka planda takımın kimyasında sıradan bir element olmayı da bilmeyi gerektirir. Çünkü H2O bileşiğindeki sıradan bir oksijen molekülü, aslında tüm yaşamın kaynağı suyun varlık sebebidir.
Bir ekibin lideri, ekibin parçaları ve aradaki kimyayı oluşturan bileşenler dikkatle konumlandırılırsa, başarı ve zirve için sadece geri sayım devam ediyordur.
Günümüzde sektörümüzün başarılı firma ve liderlerini işte bu basit ancak emek ile sonsuz azmin oluşturduğu birleşik kuvvetler belirler.
Elektrik piyasamıza yön veren öncü şirketlere baktığımızda; çoğunlukla sıfırdan başlayan bir mücadele, takvim yapraklarını eriten gece-gündüz etkin çalışma, kendine ve ekibe yatırım, ekibin kimyası için sürekli gözlem ve bunun sonucunda hepimizin tanıdığı o vizyonlu patronların, çalışanlarıyla birlikte ulaştıkları benzer başarı öyküleri görürüz.
Dolayısıyla başarının yazılı bir formülü var mıdır derseniz ben de bilmem,
Ancak takım olmak nedir, bilir misiniz derseniz.
“Biz” biliriz…