224kablo
Röportajlar

“ASIL HİKAYE ŞİMDİ BAŞLIYOR”

Sektör duayenlerinden Panasonic Life Solutions Türkiye Başkan Yardımcısı Azim Tuncinar Volt Gazetesi’ne konuk oldu.

• Bize kendinizi tanıtır mısınız?
Kariyerime 1988 yılında başladıktan sonra, sektörümüzde faaliyet gösteren önemli global şirketlerin farklı departmanlarında rol aldım. 2019 yılı Aralık ayı itibarıyla da Panasonic Life Solutions Türkiye’deki görevime başladım ve halen de şirketimizin başkan yardımcılığını yürütmekteyim. 28 yıllık kariyerimin her aşamasında temel misyonum, bağlı bulunduğum sektöre ve görev yaptığım şirkete değer ve yenilik katmak oldu. Bu yaklaşımımı sürdürmeye ve sektör paydaşlarımız ile kurduğum güçlü bağları yaşatmaya devam edeceğim. 

• Şirketiniz ve faaliyet alanları hakkında neler söyleyebilirsiniz? 
Panasonic Life Solutions Türkiye, İstanbul’da yer alan endüstriyel tesislerinde faaliyet göstermekte olup; konfor, güvenlik ve enerji verimliliği sağlayan yenilikçi ürün ve çözümlerini dünya pazarlarına ulaştırmayı, insan odaklı yaklaşımlarla daha iyi ve konforlu bir ‘yaşam’ sunmayı hedeflemektedir. Teknolojik dönüşümün gerektirdiği tüm entegrasyonların hayata geçirildiği endüstriyel tesislere sahip bulunan şirketimiz, yaşam alanlarının kalitesinin artırılmasına yönelik ürünler ve çözümler üretmek ve yenilikçi ürünleri pazara sunmak için Ar-Ge, inovasyon ve tasarım çalışmalarını başarıyla yürütmektedir. Panasonic Life Solutions Türkiye’nin ürün gamı içerisinde; elektrik anahtar ve prizleri, grup prizler, aksesuarlar, alçak gerilim şalt ürünleri, sigorta kutuları, elektronik elektrik sayaçları, otomatik sayaç okuma sistemleri, akıllı ev ve bina otomasyon sistemleri, LED aydınlatma ürünleri, güneş enerjisi panelleri, yangın algılama sistemleri ve kablo kanalları yer almaktadır.

• Panasonic'in dünyadaki ve Türkiye’deki geçmişi ile faaliyet alanları nelerdir?
1918 yılında, Konosuke Matsushita tarafından kurulan ve 2018 yılında 100. yılını dolduran Panasonic, tüketici elektroniği ürünlerinden endüstriyel cihazlara kadar çok geniş bir yelpazede ürün, sistem ve çözümler geliştirerek, “Daha İyi Bir Yaşam, Daha İyi Bir Dünya” hedefi ile global ölçekte faaliyet göstermektedir. Her yıl Interbrand tarafından açıklanan sonuçlara göre dünyanın en değerli 100 markası arasında gösterilen Panasonic’e bağlı bulunan 7 farklı şirket grubu bulunmaktadır. Biz ise faaliyetlerimizi Life Solutions şirketine bağlı olarak sürdürmekteyiz. Life Solutions şirketi, elektrik tesisat ve konut malzemeleri başta olmak üzere; konutlar, ofisler, ticari tesisler ve akıllı şehirler dahil, her türlü yaşam tarzı için konforlu bir alan ve zenginleştirilmiş ürünler sunmaktadır. 2020 Mart ayı rakamlarına göre, konsolide şirket sayısı yaklaşık 529, çalışan sayısı ise yaklaşık 260.000 olan Panasonic’in, sektörümüze yönelik Türkiye faaliyetleri ise 2014 yılında, alanında lider ve Super Brand statüsüne sahip markası VİKO’ya gerçekleştirdiği yatırımla birlikte başlamıştır. Halen VİKO markasını da bünyesinde bulunduran Panasonic Life Solutions Türkiye bugün; 60’tan fazla ülkeye gerçekleştirdiği ihracat ile markalarını dünya pazarlarında başarıyla temsil etmekte ve Türkiye’deki sektör liderliğini sürdürmektedir. 

• Türkiye pazarının Panasonic açısından önemi hakkında neler söyleyebilirsiniz? 
Panasonic denildiğinde, TV ve bilgisayar gibi elektrikli ev aletleri aklına gelen kişi sayısı oldukça yüksek olabilir, ancak bilmenizi isterim ki şirketimizin ilk kuruluş yıllarındaki ürünleri elektrik tesisat ekipmanları kapsamındaydı. 1918 yılındaki kuruluştan itibaren geçen sürede Panasonic elektrik tesisat ürünlerinin üretim ve satışını sürdürdü ve daima dünyada bir numaraya yükselmeyi hedefledi. Panasonic, elektrik anahtarı ve priz sektöründe Tayvan, Vietnam, Filipinler, Endonezya, Japonya, Kore ve Tayland gibi Asya ülkelerinde ise pazar lideri. Ancak, Asya’nın doğusunda, Avrupa ve Afrika’da da liderliği hedefliyoruz. Panasonic’in Uzak Doğu’daki ihracat başarısını da arkamıza alarak, daha da güçlenmek ve ürünlerimizi dünya pazarlarına sunmak istiyoruz. Japonya, Asya’nın en doğu ucunda, Türkiye ise en batısındadır. Asya’nın her iki ucundaki ülkelerin markalarının pazardaki gücünü kullanarak liderlik pozisyonunu elde etmeyi hedefliyoruz.

• Varsa yeni yatırımlarınız ve istihdama katkınızdan bahseder misiniz? 
Panasonic’in, Türkiye’nin sahip olduğu büyüme potansiyeline olan yüksek inancı nedeniyle yatırımlarımızı ve istihdama olan katkımızı her geçen yıl artırmaktayız. Bu kapsamda, geçtiğimiz yıllar içerisinde %30 gibi önemli bir istihdam artışı gerçekleştirdik. İstihdama sağladığımız bu katkının pandemi döneminde dahi artarak devam ettiğini özellikle belirtmeliyim. Geleceğe olan pozitif bakış açımız ve şirketimizin büyüme hedefinin doğal bir sonucu olarak, önümüzdeki süreçte de bu yaklaşımımızı devam ettirmeyi planlıyoruz. Şirketimizin sahip olduğu insan odaklı yönetim anlayışı nedeniyle, çalışanlarımızla birlikte başarma, birlikte mutlu olma ve şirket vizyonuna birlikte ulaşma konusundaki kararlılığımızı sürdürüyoruz. Teknolojik alt yapısı ile Endüstri 4.0 uygulamalarını yaşama geçiren ve sektöründe dünyanın en iyileri arasında gösterilen endüstriyel tesislerinde yıllık 100 milyon adet anahtar ve priz üretim kapasitesine sahip olan şirketimiz, Ar-Ge, inovasyon ve tasarım çalışmalarını başarı ile sürdürmektedir. Sahip olduğumuz otomasyon teknolojisi ve bu alanda istihdam ettiğimiz insan kaynağı ile daima sektörümüzün öncü şirketi olmaya kararlıyız. Bu kapsamda ihtiyaç duyulan teknolojileri en üst seviyede kullandığımızı söyleyebilirim. 6 eksenli robotlar, robotlu enjeksiyon makineleri, tam otomatik bakalit presleri, otomatik stacking & destacking hatları, yüksek hızlı eksantrik presler, otomasyon montaj hatları ile haberleşen ve enerji tasarrufu sağlayan paketleme makineleri ve SMD dizgi hatları bu teknolojilere sadece birkaç örnektir. Pandemi dönemini kapsamasına rağmen, geçtiğimiz bir yıl içerisinde dahi yaklaşık 100 Milyon TL tutarında yatırım yaparak Avrupa menşeili yeni otomasyon hatlarını tesislerimize kazandırmanın gururunu yaşadık. Yine pandemi dönemiyle oluşan hassasiyetlere ve doğan yeni ihtiyaçlara karşı bir aksiyon alarak iki yeni ürün grubumuzu portföyümüze dahil ettik. Karre Clean ve Touchless Temassız Anahtar. Karre Clean, daha sağlıklı ve temiz bir yaşam için gümüş iyonlarıyla bakterilere karşı korunmaktadır. Gümüş iyon içeren Karre Clean, sadece ev, ofis, okul, hastane gibi özel alanlar için değil, tüm kamu alanları ve kişisel alanlar için güvenli çözümler sunmaktadır. Touchless Temassız Anahtar ise elektrik anahtarlarına dokunmadan, sadece elinizi belli bir mesafede tutarak, ışıkları açıp, kapatabilme konforu ve ayrıcalığı sunmaktadır.

• Panasonic marka adının taşıdığı anlamı kısaca açıklar mısınız? 
Panasonic marka adı, 1955 yılında oluşturulmuş olup, ilk olarak hoparlör ürünleri için kullanılmıştır. "Pan" (Evrensel), "Sonic" (Ses) kelimelerinin bir birleşimidir ve şirketimizin oluşturduğu sesi, dünyaya ulaştırma anlamını taşımaktadır. 2008'den bu yana da Panasonic, ürün, çözüm ve hizmetlerimizi temsilen genel kurumsal markamız olarak kullanılmaktadır.

• Firmanızın aydınlatma ürünleri ile ilgili çalışmalarının son durumu hakkında bilgi verebilir misiniz?
Panasonic, yıllık yaklaşık 3 milyar dolarlık cirosuyla tüm coğrafyalarda lamba, armatür ve akıllı aydınlatma çözümleri ile hem ticari kanal hem de proje kanalında dünyanın sayılı aydınlatma firmaları arasındadır. Bildiğiniz üzere, ışık ve aydınlatma, insanın hayatını sürdürebilmesi için su ve hava gibi olmazsa olmazlar arasındadır. Panasonic Life Solutions Türkiye olarak tüketicilerimize, güvenli, sağlıklı ve verimli bir aydınlatma sağlayarak, daha iyi bir yaşam sunmak adına aydınlatma iş birimimizi yeniden yapılandırdık. İlk adımımız olarak önümüzdeki ay itibariyla, LED lamba serimizi tüketicilerimizin beğenisine sunacağız. Panasonic LED lamba ailesi, farklı güç ve renk sıcaklıkları ile her türlü uygulamada uygun çözümler yaratacaktır. Panasonic’in 100 yılı aşkın aydınlatma tecrübesi ve birikimi doğrultusunda tasarlanan ve en güncel güvenlik direktiflerine uygunluk sağlayan lambalarımız, aynı zamanda göz sağlığını koruyan ve konforlu aydınlatma sağlayan LED’lere sahiptir. Amacımız, LED lambalar ile başlayacağımız aydınlatma yolculuğumuzda tüm ürün ve çözümlerimizi, tüketicilerimiz ile Panasonic kalitesi altında buluşturmak ve sizlerle birlikte büyük referans projelere imza atmak olacaktır. Aydınlatmada asıl hikâyenin şimdi başlayacağını söyleyebilirim.

• Sektörünüzde pandemi sonrası beklenen ekonomik canlanma gerçekleşti mi? 
Covid-19 salgınının ortaya koyduğu tüm olumsuzluklara rağmen, konut kredilerinin %1'in altına çekilmesinin yanı sıra yenileme pazarında yaşanılan hareketlilik, sektörümüzün bu süreci güçlü bir şekilde geçirmesini sağlamıştır. Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği tarafından yayımlanan raporlar, 2020 yılının beklentilerin üzerinde gerçekleştiğini ve sektörün %8 büyüdüğünü göstermektedir. Yapılan birçok araştırmaya göre, 2021'in ikinci yarısında küresel salgının etkisinin yavaş yavaş azalacağı öngörülmektedir. Bu doğrultuda, salgının etkisini yitirmesi ile birlikte sektörümüzün daha büyük başarılara şahit olacağı inancını taşıyorum.

• Pandemi dönemini şirket olarak nasıl geçirdiniz, ne gibi tedbirler aldınız? 
Salgının ortaya çıktığı ilk günlerden itibaren dünyadaki ve ülkemizdeki gelişmeleri yakından takip ederek, “Önce İnsan” ilkesi ile çalışanlarımızın sağlık ve güvenliği için tesislerimizde birçok tedbiri hayata geçirmiş bulunuyoruz. T.C. Sağlık Bakanlığı'nın yönergeleri doğrultusunda uygulamaya aldığımız bu önlemler kapsamında, TSE COVID-19 Güvenli Üretim Belgesi’ni almaya hak kazanan sayılı kuruluşlardan birisi olduk. Panasonic Life Solutions Türkiye olarak, bizler; bir taraftan üretim sorumluluğumuzu yerine getirirken, diğer taraftan salgına karşı önlemler noktasında ideal koşulların sağlanması için yoğun çaba sarf etmekte, insan ve insan sağlığı konusundaki hassasiyetimizi sürdürmekteyiz. Bu yaklaşımımızın bir sonucu olarak da, Covid-19 ile mücadelede hayatını kaybeden kahraman sağlık çalışanlarının çocukları için Türk Eğitim Vakfı’nın oluşturduğu “TEV Korona Kahramanlarına Vefa Fonu’na, destek sağlamış bulunuyoruz.
• Pandemi sebebiyle geçirilen bu zor günlerde küçük ölçekli firmalara tavsiyeleriniz var mıdır?
Covid-19 salgınının tüm dünyayı etkisi altına alması ile birlikte, iş dünyasından sosyal hayata, ekonomiden satın alma alışkanlıklarına kadar yaşamın her süreci önemli düzeyde etkilendi. Bu çerçevede, tüke-tici davranışlarını doğru anlamlandırma ve müşteri deneyimini daimi kılma boyu-tunda şirketlere yeni sorumluluklar yüklenmiş durumda. İçinde bulunduğumuz rekabet koşullarında güçlü kalmak ve mevcut potansiyellerini iş sonuçlarına yansıtmak isteyen tüm şirketlerin, toplumun beklenti ve davranışlarını doğru analiz etmesi önem taşıyor. Bu kapsamda firmalara önerim, müşterilerin sesine kulak vermeleri ve onların memnuniyeti için daima en iyisini yapmaları için kesintisiz bir çaba göstermeleri olacak. Ayrıca Panasonic Kurucusu Konosuke Matsushita’ya ait olan ve yeni normale hızlı uyum sağlama konusundaki yaklaşımımızı yansıtan şu sözü de eklemek isterim.  “İş dünyası toplumdaki değişimlere ayak uydurmak zorundadır ve sürekli olarak işinde en iyiyi yapmak adına gayret etmelidir. Bugün dünden iyi, yarın ise bugünden iyi olmalıdır. Her gün değişim hakkında taze fikirlerle işe başlayan bir şirket, başarılı olacak ve gelişecektir.”
• Sizi diğer firmalardan önde tutan özellik nedir?
Panasonic, kuruluşundan bu yana müşterilerinin ve toplumun yaşamını daha iyiye götürmek için çalışan, faaliyetlerinin merkezine “insan”ı alan ve dolayısıyla “insan” yaşamına odaklanan bir şirket olmuştur. Sanırım şirketimizi diğer firmalardan ayıran en belirgin özellik de budur. Bu yaklaşımın da bir sonucu olarak, şirket unvanımızı, “Panasonic Life Solutions Türkiye” olarak değiştirmiş bulunuyoruz. Çünkü şirketimizin tüm faaliyet ve aksiyonlarında insanların daha iyi bir yaşama sahip olmaları konusuna odaklanmış durumdayız. Faaliyet gösterilen sektörün psikolojik dinamiklerini markanın lehine çevirerek daima güçlü bir algı yaratabilmek için, koşulsuz müşteri memnuniyetinin çok önemli olduğuna inanıyorum. Bu çağın hayatımıza sunduğu üstün teknoloji, inovasyon ve hız; müşterilerin ürün ve markalardan beklentilerini de oldukça yükseltmiş ve çeşitlendirmiş durumda. Geldiğimiz noktada, müşterileri ürünün üstünlükleri ve fark yaratan unsurları için ikna etmemiz kadar, ürünün insan hayatına sunacağı konfor ve kolaylıkları anlatmamız da oldukça önem kazanmış bir halde. Ürünün, müşteri algısında hem karşılık bulması, hem de kalıcı bir bilinirlik elde etmesi, müşteri davranışlarının arkasındaki deneyim ve beklentilerin neler olduğunu anlamaktan geçmekte. Bu yaklaşımdan hareketle, markaların insanı sadece müşteri kimliğiyle ele almak yerine, insanların hayatı nasıl yaşadığını anlamaları ve o hayata nasıl, hangi boyutta değer katabileceklerini sürekli olarak yorumlamaları gerektiğini düşünüyorum. İşte tüm bu     konularda ortaya koyduğumuz çalışmaların, şirketimizin fark yaratan başlıca unsurlarından olduğu inancındayım. 
• Firmanızın Ar-Ge faaliyetlerini nasıl gerçekleştiriyorsunuz?
Panasonic Life Solutions Türkiye olarak, Bilim, Sanayi ve  Teknoloji Bakanlığı tarafından da onaylı olan Ar-Ge merkezimiz ile yetenekli insan kaynağımız sayesinde her ülke insanı için ayrı düşünüp üreten hız ve donanıma sahip bulunmaktayız. Panasonic Life Solutions Türkiye’nin ürün çeşitliliğini inovasyon ve kalite ile buluşturabilmedeki bu hızı, global tercihlere cevap verebilme yeteneği olarak önemli bir avantaja dönüşüyor ve yeni ürün sunma dinamiklerimizi olumlu etkiliyor. Panasonic Life Solutions Türkiye Ar-Ge Merkezi, inovasyon boyutları yüksek, ulusal ve uluslararası fonlarla desteklenen projeleri gerçekleştirmeye bu dönemde de devam etmekte. Yer aldığımız uluslararası projelerde 60’tan fazla firma ile partnerliğimiz mevcut. Panasonic grubuna dahil olduktan sonra, Ar-Ge merkezimiz Panasonic Ar-Ge takımları ile pek çok farklı proje üzerinde çalışmaya başladı. Bunların arasında, özellikle geleceğin akıllı şehirlerinin alt yapısını oluşturacak olan akıllı şebekelerin temel taşı niteliğindeki “akıllı sayaçlar ile PLC teknolojili uzaktan okuma sistemleri” ve “akıllı bina çözümleri” yer almaktadır. 
• İhracatınız var mı? Varsa en çok hangi ülkelere ihraç ediyorsunuz?
Türkiye’deki endüstriyel tesislerimizde elde ettiğimiz ürünlerin %60’ını yurt içi, %40’ını ise yurt dışı pazarlarındaki müşterilerimizle buluşturuyoruz. Bugün itibarı ile 60’tan fazla ülkeyi kapsayan oldukça geniş bir coğrafyada ürünlerimizi tüketicilerle buluşturuyoruz. İhracat pazarlarımızı genel olarak 4 ana bölgede değerlendiriyoruz. Bu bölgeler Rusya, Ukrayna, Avrupa ve AMEA olarak adlandırdığımız Asya, Afrika ve Orta Doğu ülkelerini kapsayan bölgelerdir. Pek çok ülkede ise pazarın önemli oyuncuları arasında yer alıyoruz. Rusya ve Ukrayna gibi ülke-lerdeki satış temsilciliklerimiz ile satış ve dağıtım kanallarını yerinden yönetiyoruz. 
Panasonic ve VİKO markalı ürünlerimiz, Avrupa’da ise aralarında Almanya, Hollanda, Belçika, Fransa, İspanya, İsveç ve Polonya gibi ülkelerin yer aldığı çok sayıdaki ülkenin pazarında yer almakta. Avrupa pazarlarındaki daralmayı AMEA olarak nitelendirdiğimiz Asya, Orta Doğu ve Afrika ülkelerine odaklanarak telafi ettik ve Ukrayna, Kazakistan, Özbekistan, Gürcistan, Kosova, Angola gibi ülkelerdeki güçlü pozisyonumuzu başarı ile sürdürüyoruz.
• Firmanızın kısa ve uzun vadeli hedefleriyle ilgili neler söyleyebilirsiniz?
Önümüzdeki süreçte portföyümüzü, anahtar-priz pazarında standarttan lüks segmente kadar geniş bir yelpazede yeni ürün serileri ile zenginleştirmeye devam edeceğiz. Ayrıca, Panasonic ürün gamında yer alan birçok yeni ürün ve çözümü zaman içerisinde müşterilerimizin beğenisine sunmayı planlamaktayız. Bunlar arasında çok önem verdiklerimizin başında az önce belirttiğim gibi LED aydınlatma ürünlerinin geldiğini söyleyebilirim. Panasonic kalitesini yansıtacak ve sektörümüze ışık tutacak LED aydınlatma ürünlerimizin önemli başarılara imza atacağı düşüncesindeyim. Ayrıca, Karre Clean, VKD Kablo Kanalları ve Touchless gibi yeni ürünleri pazara sunmamız ve endüstriyel tesislerimize yaptığımız birçok yatırım, pandemi döneminde dahi hızımızı kesmediğimizin ve aksiyoner bir şirket oluşumuzun açık bir göstergesidir.
Enerji verimliliğine önemli katkılar sağladığını düşündüğümüz akıllı bina otomasyon sistemleri, akıllı sayaçlar ve uzaktan okuma sistemleri, lüks segment anahtar priz serileri gibi bazı ürün ve çözümlerimizin mevcut pazarlarımızdaki performansının artırılması ve Panasonic’in hakim olduğu pazarlara sunulması, bizlere heyecan veren önemli bir sinerji noktası olarak karşımıza çıkıyor. Geleceğe umutla bakıyor ve sektörümüz için daha hareketli günler bekliyoruz. 2021 yılında da kârlı ve sürdürülebilir büyüme hedefi ile yenilikçi, çevreye duyarlı, güvenli ve tasarruflu ürünler sunmak için çalışmalarımızı sürdüreceğiz.
Önümüzdeki dönemde, daha güçlü bir motivasyonla, yaşam alanlarına konfor ve güvenlik teknolojilerini etkin bir şekilde entegre eden kullanıcı dostu, toplumu destekleyen yaşam çözümleri sunmak için çalışmaya devam edeceğiz ve insan odaklı çözümlerle daha iyi ve konforlu bir ‘yaşam’ sunmaya odaklanacağız. Geniş ürün yelpazemizdeki Panasonic ve VİKO markalı ürünlere ilave olarak, pazara sunmayı hedeflediğimiz yeni ürün ve çözümlerle “Daha İyi Bir Yaşam, Daha İyi Bir Dünya” hedefiyle kararlı yolculuğumuzu sürdüreceğiz.